4 Haziran 2011 Cumartesi

ağzınız tadlansın diye =)


nesilden nesile geçen bir kültürdür,mutfak...her evde en az üç öğün pişen yemekleri,demlenen çayları,yapılan kahveleri,çocuklarınız için yaptığınız bolca vitaminli yemekleri,pastaları,börekleri,çörekleri hele birde misafiriniz gelecekse çeşit çeşit döktürdüklerinizi düşününce bir kadının mutfağı onun mabedidir.

işte aslında tamda bu yüzden üreticilerimiz kadını hedef alarak pekte geniş,envayi çeşit araç gereçle donattıkları cici mi cici mutfakları,renkli cıvıl cıvıl tencereleri tavaları,kullanmaya kıyamadığınız kırılırsa diye korktuğumuz tabakları bardakları,eşsiz sohbetlerin ve leziz yemeklerin sunulduğu tarz masaları ürettiler,hayallerimizi taçlandırdılar..

yemek yapmakta işte bu yüzden bir sanattır ve herkesin harcı değildir.layığıyla yapanların önünde saygıyla eğilirim..demem o ki benimde mutfak maceram çok çok öncelere dayanmaz..birgün bir bakarsınız önünüzde önlük tezgahın bir ucundan bir ucuna eliniz gidip gelirken bulursunuz kendinizi..farketmeden öğrendiniz yemekler annelerinizin tarif defterlerinden fırlayan tariflerle tadlanır ve o zaman asıl maceranız başlar..eşin dostun davetlerinde şöyle bir süzersiniz yemekleri,"şekerim çok güzel olmuş yaz bunun tarifini bana " dersiniz ve başka tariflerin kapılarını aralarsınız ve uzandığınız yere kadar uzanırken birden aklınızdan kendinize ait nice tadı yaratırsınız..yaptıkça geliştirir beğenildikçe daha da yapmak istersiniz...

bu bir serüvendir ve ben bu serüvenin bu noktasında en çok evimin kek kokularına bulanmasını severim..yanında taze sıkılmış portakal suyu ve cevizli üzümlü kekin şık bir tabakta sunulmasından daha büyük haz veren varmıdır,tabiki yoktur.hayatta böyle değilmidir zaten bir tarafta tatlı mı tatlıyken bir taraftan da mahoş bir tadla şekillenmez mi..ama en güzeli o ekşimsi tadı o kekin tadıyla bastırmaktır ki evren bu noktada size boyun eğer..çünkü siz o iki tadın aromasindan yeni bir tad oluşturursunuz ve onun olağan akışına karşı durarak özbenliğinizi oluşturursunuz..

hayatın her evresini tercihlerimiz belirlerken benim bugünki tercihim tatlıdan yana oldu ki ağzımız tadlansın..

REVANİ

önce şerbetini yapıyoruz ki kekimiz pişinceye kadar şerbetimizin soğuması gerekiyor.bunun içinde 3 su bardağı şeker ve 3 su bardağı suyu kaynatıyoruz.tabi bi kaç damlada limon sıkıyoruz.ardından da kekimizi yapmaya başlıyoruz.

4 yumurta

yarım çay bardağı sıvıyağ

1,5 çay bardağı irmik

2 çay bardağı şeker

2 çay bardağı yoğurt

5 çay bardağı un

2 paket kabartma tozu

1 paket vanilya

1 bardak ceviz içi

bu malzemelerin hepsini karıştırdıktan sonra fırında pişiriyoruz...scak olan kekin üzerine soğuyan şerbetimizi döküp yemek için can atıyoruz =)) hepimizin ağzı tadlansın hayatı da tadlansın diye afiyetle yiyiyoruz..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder